30 Mart 2018 Cuma

Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku | Kitap-Film inceleme, Alıntılar



    İlhami Algör'ün, çok sevdiğim romanıdır kendisi. İçinde harika tatta desenler barındırır ve kapak tasarımı da bir o kadar güzeldir. Kitaptaki kadın karakter bize, Müzeyyen ismini tüm ihtişamıyla hissettirir. Başına buyruk bir kadındır ve aslında erkek karakterin onda çekici bulduğu da bir nevi bu başına buyrukluğudur. Aynı isimle uyarlama bir filmi de vardır. Başrolleri Erdal Beşikçioğlu ve Sezin Akbaşoğulları paylaşır. Bir kadın bu kadar mı Müzzeyyen olur bir filmde? Ya Erdal Beşikçioğlu, o kadar yakışmış ki Arif rolüne. Filmde Arif'in iç sesiyle, onun sorgulamalarından kendimizi buluyoruz.  Önce kitabı okumanızı ve sonra filmi izlemenizi tavsiye ederim.

Kitabın arka kapak yazısı:

    Hikayeye göre adam, kadını çok seviyor, sevdikçe ruhu büyüyor, eve sığmıyor... Bülbülün çilesi, yazarın zulası... İnceden sarma bir sigara, inceden bir bardak... Jak Danyel isimli bir şişe, Hicran isimli bir yara, tuhaf isimli bir roman. Kafamız iyi, açmayın kapağı, biz böyle iyiyiz.
İlhami Algör, alelacayip aşkların ve oyunbazlığın,  hüzünlü dolambaçların yazarı.
Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku, İtalyan Yokuşu'ndan aşağı, rüzgara asılıp Tophane'ye inen roman. Avaramu!

Birkaç alıntı:

   Bir şeyin gerçekte öyle mi olduğu yoksa bana mı öyle geldiği konusu her zaman kafamı karıştırırdı. Gerçi sezilerim, bir süre sonra hayat tarafından doğrulanırdı. Ama her defasında ben, aradan geçen süre boyunca, 'Doktor, acaba paranoyak mıyım?' başlıklı metinleri yazıp yazıp bozuyordum.
...
   Her şey benden önce olmuşsa, bana olacak bir yer, durum kalmıyor muydu? Bana ait tek kişilik bir iskemle, oda yok muydu bu dünyada?
...
   'Her şeyin iyi gittiğini nerden çıkarıyorsun?' dedi. 'Herif rüzgarı kendinden menkul uçurtmanın teki. Ara sıra telleri takılır gibi kadına geliyor gece yarısı.' 'Fakat Müzeyyen, bu derin bir tutku.' dedim. Tırsmaya başlamıştım. Haklı olabilirdi.
...
   'His, hikayenin akışından mı besleniyor, yoksa ithal mi?'
...









29 Mart 2018 Perşembe

Sistina Şapeli | Michelangelo


Michelangelo, Sistina Şapeli tavanı, Roma.

Yaratılış Sahneleri



Tanrı bir kasırganın içinden çıkmışçasına göğün ve suyun birbirinden ayrılmasını emreder. Figür kısaltılmış olarak resmedildiğinden resim büyük bir hacimsellik ve derinlik kazanır.

*Göğün ve Suyun Ayrılışı, (Sistina Şapeli’nin tavan resminden bir detay)1511, Fresk, 395x200 cm. Vatikan Sarayı, Sistina Şapeli, Roma.





Michelangelo güneşin ve ayın yaratılışını muhteşem, kuvvet yüklü bir hareket olarak resmeder. Bunun yanında ise Tanrı’yı sol tarafta arkadan betimleyerek de resmeder. Aşağıdaki bitkileri yaratıyor gibidir.

*Güneşin ve Ayın Yaratılışı, (Sistina Şapeli’nin tavan resminden bir detay)1511, Fresk, 280x570 cm. Vatikan Sarayı, Sistina Şapeli, Roma.





(Sistina Şapeli’nin tavan resminden bir detay)

İkişer ikişer tavana serpiştirdiği çıplak oğlanlara Michelangelo, ‘İgnudi’ adını takmıştır. Kavram, teknik terim olarak sanat tarihinde yerini almıştır.




*Michelangelo, Adem’in Yaratılışı (Sistina Şapeli’nin tavan resminden bir detay), 1508-12, Fresk, yaklaşık 2,8x5,7 m. Vatikan Sarayı, Sistina Şapeli, Roma.

Tanrı baş döndürücü bir tayfun gibi eser; sol kolunda henüz tasarım aşamasındaki Havva’yı tutmaktadır, elini ise daha doğmamış olan çocuk İsa’nın omzuna koymuştur. Sağ elini Adem’e uzatmış, parmaklardan geçen kıvılcımla insanoğlunu uykusundan uyandırıp, harekete geçirecektir.










25 Mart 2018 Pazar

Yunan Mitolojisinde Tanrıça Athena Kimdir? | Eser İncelemesi




Zeus’un, Okeanos kızı Metis’le (akıl tanrıçası) birleşmesinden doğar. Ancak onu doğuran annesi değildir. Zeus, Athena’ya hamile olan Metis’i yutar ve zamanı geldiğinde kendi başından zırhı, miğferi ve kalkanıyla giyimli olarak doğurur.

Bilinen en yaygın hikayesi insanlığa zeytin ağacını hediye ettiği ve Poseidon’a karşı kazandığı yarışmadır.

- Daha net görebilmek için resimlerin üzerine tıklayarak büyütebilirsiniz.



*Merry-Joseph Blondel, Athena ve Poseidon Arasındaki Yarış, 19. yüzyıl, tuval üzerine yağlıboya, Museé du Louvre, Paris.



20 Mart 2018 Salı

Yunan Mitolojisinde Tanrıça Artemis Kimdir? | Eser İncelemesi

     
     Artemis, Akdeniz çevresinde bin yıllarca tutunmuş bir tanrıçaya belli bir süre içinde ve belli bir bölgede verilen addır. Kaynağı Orta Anadolu’da bulunduğu en son arkeolojik kazılardan kesinlikle anlaşılan ve genel olarak Ana Tanrıça diye tanımlanabilen bu tanrısal varlık Yunan din ve efsanelerinde Artemis diye anılır. Bu tanrıçanın kültü Anadolu’dan Mezopotamya’ya, Suriye, Lübnan ve Filistin yoluyla Mısır’a ve Ege adalarıyla Girit’e kadar bütün Akdeniz kıyılarını kapladığı gibi, Yunanistan ve İtalya’ya da yayılmış, ayrıca kuzeyde İskandinav ülkelerine dek sokularak iz bırakmıştır.

    Baş tanrı Zeus’un Leto’dan olma ikiz çocuklarından biri olarak Olympos tanrıları arasında yer alır ve avcı tanrıça olarak tanınır.

    Her zaman kısa bir tunik giyer ve avcı karakterini vurgulamak üzere elinde ok ve yay taşır. Tanrıçayı bize tanıtan başka bir önemli unsur da başına yerleştirilmiş olan hilal motifidir. Bu motif daha geç yıllarda Artemis’in ay tanrıçası Selene’yle bir tutulmasından kaynaklanır.

    Tanrıça çoğunlukla bakirelerden oluşan bir grup kadınla dolaşır. Yanından hiç ayırmadığı iki hayvanı da köpek ve geyiktir.


-Daha net görebilmek için resimlerin üzerine tıklayarak büyütebilirsiniz.


*Paul Bril, Artemis ve Kallisto, 1620, panel üzerine yağlıboya, 49x72 cm, National Gallery, Londra.




*Peter Paul Rubens, Artemis ve Kallisto, 1639, tuval üzerine yağlıboya, 202x323 cm, Museo Nacional del Prado, Madrid.











19 Mart 2018 Pazartesi

Yunan Mitolojisinde Tanrıça Hera Kimdir? | Eser İncelemesi



     Homeros destanlarında ‘inek gözlü’, ‘ak kollu’ ya da ‘altın tahtlı’ diye nitelenen Hera, Kronos ve Rheia’nın kızları olarak Tİtan soyundan gelir. Zeus’un kız kardeşlerinden biri ve aynı zamanda karısı olan kıskanç, huysuz, güzel, iffetli tanrıça, doğum ve evliliğin koruyucusu olarak bilinir. Tanrıça Hera çoğu zaman yüksek taht üzerine oturmuş olarak tasvir edilirdi. Bir elinde çoğalmanın sembolü olan nar, diğerinde ucunda kuğu kuşu bulunan bir hükümdarlık asası bulunurdu. Hemen hemen tüm öyküleri, kocası Zeus’un aşk kaçamaklarındaki kadınlar yada bu ilişkilerden doğan çocuklara verdiği cezalar üzerinedir. Kutsal hayvanları inek ile tavus kuşu, şehri de Argos’du.





- Daha net görebilmek için resimlerin üzerine tıklayarak büyütebilirsiniz.

*Peter Paul Rubens, Hera ve Argos, 1611, tuval üzerine yağlıboya, 249x296 cm, Wallraf-Richartz-Museum, Köln.





*Nicolaes Pietersz Berchem, Hera, Argos ve İo, 1665, panel üzerine yağlıboya, 24x31 cm, Rijksmuseum, Amsterdam.




17 Mart 2018 Cumartesi

Yunan Mitolojisinde Aphrodite Kimdir? | Eser İncelemesi




Yunan mitolojisinin kaynaklarından birinin yazarı olan Homeros’a göre Aphrodite, Zeus ile Dione’nin kızıdır.
Hesiodos ise ‘Theogonia’ adlı eserinde onun, Uranos’un Kronos tarafından kesilen erkeklik organlarının denize düşmesi ile doğduğunu ve Kıbrıs’tan karaya çıktığını söyler (Yun. Aphros köpük demek).

Dalgalı denize atar atmaz onları
Gittiler engine doğru uzun zaman,
Ak köpükler çıkıyordu tanrısal uzuvdan:
Bir kız türeyiverdi, bu ak köpükten,
Önce kutsal Kythera’ya uğradı bu kız
Oradan da denizle çevrili Kıbrıs’a gitti,
Orada karaya çıktı güzeller güzeli tanrıça,
Yürüdükçe yeşil çimenler fışkırıyordu
Narin ayaklarının bastığı yerden.
Aphrodite dediler ona tanrılar ve insanlar,
Bir köpükten doğmuş olduğu için.
(Thegonia, s.160-206).

Batı yelinin soluğu taşıdı onu
Gürüldeyen denizin üstünde,
Sevimli köpüklerden kaldırıp
Dalgalarla çevrili Kypros’una.
Altın çelenkli saatler
Onu sevinçle karşıladılar.
Ölümsüz giysilere sarıp
Tanrılara götürdüler onu.
Menekşelerle taçlanmış Kythereia’yı görünce
Bir şaşkınlık kapladı bütün tanrıları.
(Mitologya, s.18-19).

Daha önce Botticelli'den Venüs'ün Doğuşu | Eser İncelemesi yazımda size Aphrodite (Venüs) ile ilgili bir eser incelemiştim. Şimdi de başka eserlerden söz etmek istiyorum.

- Daha iyi okuyabilmek için resimlerin üzerine tıklayıp büyütebilirsiniz.


*Botticelli, İlkbahar (La Primavera), ahşap üzerine tempera, 203x314 cm, 1482.


La Primavera eserini daha ayrıntılı incelememi isterseniz lütfen aşağıya yorum bırakın :)


Aphrodite’in kocası, Zeus’un Athena’yı kendi kendisine doğurmasını kıskanıp, Hera’nın aynı şekilde doğurduğu Hephaistos; tanrılar arasında en beceriklisi, eli işe en yatkın olanıdır. Fakat ne yazık ki çok çirkin ve aksaktır. Nasıl ve neden evlendiklerine dair bir bilgi olmamakla birlikte şairler Aphrodite’in çirkin kocasını aldatması konusunu çok işlemiştir.

*Joachim Wtewael, Aphrodite ve Ares Tanrılara Yakalanıyor, 1603-04, bakır üzerine yağlıboya, 20x16 cm, J. Paul Getty Museum, Los Angeles.





*Johann Heiss, Hephaistos, Aphrodite ve Ares’i Yakalıyor, 1679, tuval üzerine yağlıboya, 134x196 cm, Sotheby’s, Londra.



16 Mart 2018 Cuma

Michelangelo, Çocuklu Meryem (Brüj Madonnası) | Eser İncelemesi



*Michelangelo, Çocuklu Meryem (Brüj Madonnası), 1498-1501, mermer, boyu 94 cm. Onze Lieve Vrouwekerk, Brüj.



Çocuk İsa giriştiği hareketle, anneyle çocuğun şefkatli birlikteliğine son vermek üzeredir. Çocuk İsa, kendisini bekleyen acılarla karşılaşmak istermiş gibi, sıcak anne kucağını temkinli adımlarla terk ediyor. Madonna’nın yere inik bakışları, oğlunun akıbetinden haberdar olduğunu ima ediyor.

13 Mart 2018 Salı

Jan van Eyck, Şansölye Rolin'in Madonnası | Eser İncelemesi



*Jan van Eyck, Şansölye Rolin’in Madonnası, 1435, ahşap üzerine yağlıboya, 66x62 cm. Musée du Louvre,  Paris.


Eyck’in ayrıntıcı doğa gözlemi ve detaylara verdiği önem bu resminde görülmektedir. Sanatçı, resmin siparişini veren kentsoylusu Şansölye Rolin’in portresini, Madonna’nın taçlandırılması olayıyla bütünlüyor.

12 Mart 2018 Pazartesi

Parmigianino Uzun Boyunlu Madonna | Eser İncelemesi




*Parmigianino, Uzun Boyunlu Madonna, 1536 civarı, ahşap üstüne yağlıboya, 216x132 cm. Galleria degli Uffizi, Floransa.
Parmigianino’nun bu resminde ön plan ile uzak arka plan aynı düzlemde yan yana yer alırlar. Resmin ağırlık noktaları eşit dağılmamıştır. Ressam, resmin sol yanına kalabalık bir melek grubu yerleştirirken, göz sağ tarafta geniş bir mekana açılmaktadır.

11 Mart 2018 Pazar

Michelangelo Kutsal Aile | Eser İncelemesi


*Luca Signorelli, Çocuklu Meryem, 1490 civarı, ahşap üstüne yağlı boya, 170x117 cm. 
Uffizi Galerisi, Floransa. 



*Michelangelo, Kutsal Aile1503 civarı, ahşap üstüne tempera, çapı 120 cm. 
Uffizi Galerisi, Floransa. 


Michelangelo’nun Kutsal Aile kompozisyonunda Luca Signorelli’nin sıcak renklerle işlediği dairesel Çocuklu Meryem resmini örnek aldığı tahmin ediliyor. Fakat Kutsal Aile o resimden, özellikle renklerinin soğukluğu ve metalimsi görünüşüyle ayrılır. Bu renkler zamanın zevkine tümüyle aykırıdır.






9 Mart 2018 Cuma

Leonardo da Vinci'den Kayalıklar Meryemi | Eser İncelemesi





     Çizgiden çok açık-koyu ve lekenin ağırlıklı olarak ön plana çıktığı resimde, sanatçının teknik ustalığıyla ortaya çıkan form anlayışı, derinlik ve hacim etkilerinde doğalcı bir anlatım olarak ifade buluyor. Sakin ve sonsuzluk etkisi yaratan resmin gizemli atmosferi, kompozisyona durağan bir izlenim kazandırmış. Bu gizem ve zamansızlık duygusu uyandıran görünüm, Anna’nın izleyicinin içinde bulunduğu mekana doğru yönlendirdiği bakışı ile sonlanıyor ve izleyicinin de resmin zamanına dahil olmasını sağlıyor.





*Leonardo da Vinci, Kayalıklar Meryemi, ahşap üzerine yağlıboya, 199x122 cm. 1483-86.




    Leonardo, olgunluk dönemi eserleri arasında yer alan ‘Kayalıklar Meryemi’ konusunu, iki ayrı resimde yorumlamıştır. Sanatçının iki resmi arasında kompozisyon, anlatım ve teknik olarak oldukça az fark vardır.


*Leonardo da Vinci, Kayalıklar Meryemi, 1495-1508, panel üzerine yağlıboya, 189x120 cm.  Londra Ulusal Galeri, İngiltere.